12 Kasım 2008 Çarşamba

Çankaya Köşkü’nün arazisi

Çankaya Köşkü - Ankara


Çankaya Köşkü malum, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanları'nın ikamet ettiği Ankara'da bir köşktür. Hürriyet yazarı Soner Yalçın 25 Mart 2007'de, Çankaya Köşkü’nün ilk sahibinin Ermeni olduğunu ifşa eden bir yazı yayınladı. Yazısında, o zaman üzerinde bir bağevi olan arazinin savaş sırasında kenti terk ederken bir Türk'e satıldığı anlatılıyordu.



Sonradan anlaşıldı ki, arazinin sahibi Kasapyan ailesinden Edward J. Çuhacı Soner Yalçın'a bir mektup göndermiş ve mektubunda, ailenin araziyi hiçbir zaman satmadığını, 1915 yılındaki tehcir sırasında devletin ailenin tüm mallarıyla birlikte araziye de el koyduğunu anlatmış. Fakat bizler bu mektuptan ancak Ayşe Hür , Taraf Gazetesi'nde bahsettiğinde haberdar olabildik. Sayın büyüklerimiz tarafından aksi yönde bir açıklama yapıldığına da şahit olmadık.

NOT 1: Kürşat Bumin bu mektuptan 20.05.2007'de Yeni Şafak gazetesinde bahsetmiş.

NOT 2: Bir blog'ta ise yukarıda bahsi geçen mektup olduğu söylenen şu metin yer alıyor:

“Sayın Soner Bey,

Bugünkü Hürriyet’teki yukarıdaki başlıklı yazınızı dikkatle okudum ve çok enteresan buldum.

Şu açıklamalarda bulunmak isterdim:

1. Annemin kızlık ismi: ROZ KASAPYAN. Doğum yeri: Ankara 1896-2001. Babasının (yani dedemin) ismi OHANNES KASAPYAN Doğum yeri: Ankara 1857-1944.

2. Çankaya köşkünü Kasapyan ailesi hiçbir kimseye satmamıştır. Devrin hükümeti yalnız o köşkü değil, bütün mallarını ve mülklerini ellerinden alıp Ağustos 1915 yılında tüm aileyi sürgüne sevk etmişlerdir. Benim babam (Ankara doğumlu 1887-1930) o tarihlerde ecnebi bir şirketin sahibi olduğu demiryolunda çalışması vesilesiyle tüm aileyi Ankara’dan (Konya yoluyla) İstanbul’a kaçırmıştır.

3. Ayrıca Kasapyan ailesinin sahip oldukları mülkler arasında Keçiören’deki bağ evi vardı ve bu bağa da Vehbi Koç ailesi sahip olmuştur. Bundan birkaç sene evvel (belki 15 veya daha fazla) İstanbul gazetelerinden birinde bu bağ evinin resmi çıkmıştı -bu evi Vehbi Bey müzeye çevirmişti- ve annem rahmetli Vehbi Bey’e bir mektup yazmıştı. Vehbi Bey de anneme o bağ evinin renkli bir fotoğrafını yollamıştı. Annem bu evde çocukluk yıllarını geçirmiştir. Bize daima o günlerden bahsederdi.

4. Ayrıca Ankara’da dedemin ailesi ve kardeşleri kendi paralarıyla bir (Ermeni Katolik) kilise inşa etmişlerdi ki, bu kilise de yakılmış.

5. Dedemin ailesi, kardeşleriyle birlikte Ankara keçisinin tiftiğini (Angora Wool) İngiltere’ye ihraç edermiş. Ve kardeşlerden bir tanesi İngiltere’de Bradford şehrinde yerleşmiş ve Ankara keçisinin tiftiğini İngiltere’de pazarlarmış. Ben İTÜ’nün mimarlık fakültesinden 1954 senesinde mezun oldum. Yedek subaylık görevimi bitirmemi müteakip evlendim ve 1957 Şubat ayında eşimle Kanada’ya muhacir olarak geldim. Hamdolsun, Ottawa’nın belli başlı mimarlarından biriyim.

Saygılarımla, Edward J. Çuhacı”


0 comments:

Yorum Gönder

Banner from George Steinmetz

(*) Yavaş yürüyorum bela bana yetişiyor, hızlı yürüyorum ben belaya yetişiyorum.