11 Mart 2007 Pazar

Dünyanın Utanç Gemisi, Voyage of the St. Louis




13 Mayıs 1939'da St.Louis transatlantiği 937 yolcusu ile Hamburg-Almanya'dan Havana-Küba'ya doğru yola çıktı. Nihai hedefleri Birleşik Devletler'e girmekti. Geminin yolcuları, Nazi Almanya'sı tarafından soyup soğana çevrildikten sonra ellerine turist vizesi tutuşturulan yahudilerdi. Hiçbirinin geri dönmeye niyeti yoktu ama şirketin kuralları gereği hepsi gidiş-dönüş bileti almak zorunda kalmıştı. Almanya'ya bir daha geri dönmemek koşuluyla toplama kamplarından salıverilen yahudiler bile gidiş-dönüş bilet ücreti ödemişti.

Gemi 2 hafta sonra, 27 Mayıs'ta Havana gümrüğüne vardı. Küba, mültecilerden yeteri kadar para kazanmayacaksa onları almaya yanaşmıyordu. Adam başına 150$'la başlayan pazarlık 500$'a kadar çıktı ama Küba toplam 1 milyon $ talep ediyordu.

Küba ile uzlaşma olmayınca gemi Miami'ye doğru hareket etti, yolcuların Birleşik Devletler'e giriş izinleri vardı ama Birleşik Devletler'deki işsizlik ve diğer ekonomik sorunlar geminin karşına sahil koruma destroyeri olarak çıktı ve geminin Birleşik Devletler'e girişi engellendi.

Geminin kaptanına Hamburg'tan gelen direktif yolcuları hangi ülke kabul ederse oraya bırakabileceği yönündeydi. Dominik Cumhuriyeti, Venezüella, Ekvador, Şili, Kolombiya, Paraguay ve Arjantin'e sırayla başvuruldu. Hepsi de gemiyi geri çevirdi. Bu arada tüm dünya medyası olayı takip ediyordu. Gemiye "Dünyanın Utanç Gemisi" adı takılmıştı.

Gemi geriye, Avrupa'ya doğru yöneldi. Almanya, yahudileri kimse kabul etmezse onları geri alabileceğini açıkladı. Ama aldığında kimsenin istemediği yahudilere ne yapacağına kimsenin karışma hakkı da olmayacaktı artık.

Yolcular umutlarını kaybetmek üzereyken Belçika, Hollanda, İngiltere ve Fransa, mültecileri kabul edeceğini açıkladı, 17 Haziran'da, 1 aydan fazla denizde kaldıktan sonra ilk ayrıldıkları limandan 500 km kadar uzaktaki Antwerp limanında karaya indiler.

1 Eylül'de II. Dünya Savaşı başladı. 937 yolcu savaş boyunca Nazi işgali altındaki Avrupa yahudilerinin kaderini paylaştı.
250'sinin öldüğü tahmin ediliyor.

NOT: Olaylar gerçektir, Julian Barnes'ın "10 Buçuk Bölümde Dünya Tarihi" adlı kitabındaki bir öykü'den özetlenmiştir.

0 comments:

Yorum Gönder

Banner from George Steinmetz

(*) Yavaş yürüyorum bela bana yetişiyor, hızlı yürüyorum ben belaya yetişiyorum.